http://www.fatih-alparslan34.tr.gg

MONDROS MÜTAREKESİ


TARİHTE BUGÜN 13 - 10 - 1918
MONDROS MÜTAREKESİ

TALAT PAŞA YÖNETİMİNDEKİ
İTTİHAT VE TERAKKİ HÜKÜMETİ
MONDROS MÜTAREKESİNİ İMZALADI VE İSTİFA ETTİ

WİKİPEDİA 

Mondros Mütarekesi ya da Mondros Bırakışması, I. Dünya Savaşı sonunda Osmanlı İmparatorluğu ile İtilaf Devletleri arasında imzalanan mütarekename (bırakışma belgesi). Osmanlı İmparatorluğu adına Bahriye Nazırı Rauf Bey tarafından, Limni adasının Mondros Limanı'nda demirli Agamemnon zırhlısında 30 Ekim 1918 akşamı imzalanmıştır. Bu antlaşma ile beraber Osmanlı İmparatorluğu fiilen sona ermiştir.

Mütareke, Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkımından sonra kurulan Türkiye'nin çerçevesini çizen ilk uluslararası belge olarak önem taşır. Türk Kurtuluş Savaşı'nın siyasi manifestosu olan Misak-ı Milli Beyannamesinin birinci maddesi, "30 Ekim 1918 tarihli anlaşmanın çizdiği hudutlar dahilinde, dinen, ırkan ve emelen müttehit [birleşik] Osmanlı İslam ekseriyetiyle meskûn bulunan aksamın tamamı, fiilen ve hükmen gayrı kabil-i tecezzi bir küldür [bölünmez bir bütündür]." demek suretiyle, Milli Mücadele'nin hedefi olan ulusal varlığı Mondros Mütarekenamesine gönderme yaparak tanımlar.[kaynak belirtilmeli] 

ANTLAŞMANIN İMZASI 

Filistin'de İngiliz taarruzu karşısında hezimete uğraması ve 1 Ekim'de Şam'ın düşmesi üzerine, Talat Paşa hükümeti 5 Ekim 1918'de İngiltere ile ateşkes sağlamak için ABD'nin arabuluculuğuna başvurdu.[kaynak belirtilmeli] (Bu arada 29 Eylül'de Bulgaristan ateşkes imzalamış, bu ülkeye giren Fransız ve müttefik ordularının İstanbul'a yönelmesi olasılığı doğmuştu.[kaynak belirtilmeli])

8 Ekim'de Talat Paşa kabinesi istifa etti. Eski genelkurmay başkanlarından Ahmet İzzet Paşa'nın 14 Ekim'de kurduğu kabinede, İttihatçı olduğu halde hükümetin Alman yanlısı savaş politikasına karşı çıkan ve İngiliz dostu olarak tanınan Rauf Bey (Orbay) Bahriye Nazırı oldu. 18 Ekim'de Osmanlı'da esir bulunan İngiliz generali Townsend, Osmanlı'nın ateşkes şartlarını iletmek üzere bir gemiyle gizlice Midilli'ye gönderildi. 24 Ekim'de İngiliz hükümeti Limni'de bulunan Amiral Calthorpe'a ateşkes görüşmelerini başlatma yetkisini verdi.[kaynak belirtilmeli]

Türk hükümetinin görevlendirdiği Rauf Bey ertesi gün Zafer römorkörüyle Foça'dan Midilli'ye geçti; burada kendisini karşılayan İngiliz kruvazörüyle Limni adasına ulaştı. Müzakerelerde Rauf Bey'e Dışişleri Müsteşarı Reşat Hikmet Bey eşlik etti. 27 Ekim'den itibaren dört gün süren çetin müzakereler sonunda 30 Ekim akşamı anlaşma imzalandı. 1 Kasım sabahından geçerli olmak üzere Osmanlı İmparatorluğu ile Britanya İmparatorluğu arasında nihai ateşkes ilan edildi.[1]

28 Ekim günü Fransız hükümeti bir notayla anlaşma görüşmelerine katılma isteğini bildirdiyse de bu talep İngiltere tarafından dikkate alınmadı.[2] (Savaşın bu aşamasında Osmanlı Devleti sadece İngiltere ile fiili çatışma halindeydi.)

Taraflar arasında ateşkes 31 Ekim 1918 günü öğle vakti başlayacaktır.[3]

Resmî anlaşmanın yanı sıra, Amiral Calthorpe'un sözlü açıklamalarını içeren bir mektup da Türk tarafına sunuldu. Bu mektupta, işgal kuvvetlerine Yunan askerinin katılmayacağı ve benzeri taahhütler yer alıyordu.[kaynak belirtilmeli]

Bu esnada 24 Ekim'de Almanya'da ihtilal başladı. 3 Kasım'da Avusturya-Macaristan İmparatorluğu Villa-Giusti Bırakışması ile savaştan çekildi. 7 Kasım'da Alman impartoru II. Wilhelm tahttan feragat etti. 11 Kasım'da Compiègne Ormanı'nda imzalanan ateşkes ile Almanya yenilgiyi kabul etti. Aynı gün Avusturya-Macaristan imparatoru I. Karl da tahtını bıraktı.[kaynak belirtilmeli]

ANTLAŞMA MADDELERİ

30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması 25 maddeden oluşmuştur.

Mondros Ateşkes Antlaşmasının Maddeleri

1- Çanakkale ve İstanbul Boğazlarının açılması, Karadeniz’e serbestçe geçişin temini ve Çanakkale ve Karadeniz istihkamlarının İtilaf Devletleri tarafından işgali sağlanacaktır.

2- Osmanlı sularındaki bütün torpil tarlaları ile torpido ve kovan mevzilerinin yerleri gösterilecek ve bunları taramak ve kaldırmak için yardım edilecektir.

3- Karadeniz’deki torpiller hakkında bilgi verilecektir.

4- İtilaf Devletlerinin bütün esirleri ile Ermeni esirleri kayıtsız şartsız İstanbul’da teslim olunacaktır.

5- Hudutların korunması ve iç asayişin temini dışında, Osmanlı ordusu derhal terhis edilecektir.

6- Osmanlı harp gemileri teslim olup, gösterilecek Osmanlı limanlarında gözaltında bulundurulacaktır.

7- İtilaf Devletleri, güvenliklerini tehdit edecek bir durumun ortaya çıkması halinde herhangi bir stratejik yeri işgal etme hakkına sahip olacaktır.

8- Osmanlı demiryollarından İtilaf Devletleri istifade edecekler ve Osmanlı ticaret gemileri onların hizmetinde bulundurulacaktır.

9- İtilaf Devletleri, Osmanlı tersane ve limanlarındaki vasıtalardan istifade sağlayacaktır.

10-Toros Tünelleri, İtilaf Devletleri tarafından işgal olunacaktır.

11- İran içlerinde ve Kafkasya’da bulunan Osmanlı kuvvetleri, işgal ettikleri yerlerden geri çekilecekler.

12- Hükümet haberleşmesi dışında, telsiz, telgraf ve kabloların denetimi, İtilaf Devletlerine geçecektir.

13- Askeri, ticari ve denizle ilgili madde ve malzemelerin tahribi önlenecektir.

14- İtilaf Devletleri kömür, mazot ve yağ maddelerini Türkiye’den temin edeceklerdir. (Bu maddelerden hiç biri ihraç olunmayacaktır.)

15- Bütün demiryolları, İtilaf Devletlerin zabıtası tarafından kontrol altına alınacaktır.

16- Hicaz, Asir, Yemen, Suriye ve Irak’taki kuvvetler en yakın İtilaf Devletlerinin kumandanlarına teslim olunacaktır.

17- Trablus ve Bingazi’deki Osmanlı subayları en yakın İtalyan garnizonuna teslim olacaktır.

18- Trablus ve Bingazi’de Osmanlı işgali altında bulunan limanlar İtalyanlara teslim olunacaktır.

19- Asker ve sivil Alman ve Avusturya uyruğu, bir ay zarfında Osmanlı topraklarını terk edeceklerdir.

20- Gerek askeri teçhizatın teslimine, gerek Osmanlı Ordusunun terhisine ve gerekse nakil vasıtalarının İtilaf Devletlerine teslimine dair verilecek herhangi bir emir, derhal yerine getirilecektir.

21- İtilaf Devletleri adına bir üye, iaşe nezaretinde çalışacak bu devletlerin ihtiyaçlarını temin edecek ve isteyeceği her bilgi kendisine verilecektir.

22- Osmanlı harp esirleri, İtilaf Devletlerinin nezdinde kalacaktır.

23- Osmanlı Hükümeti, merkezi devletlerle bütün ilişkilerini kesecektir.

24-Altı vilayet adı verilen yerlerde bir kargaşalık olursa, vilayetlerin herhangi bir kısmının işgali hakkını İtilaf Devletleri haiz bulunacaktır.

25-Müttefiklerle Osmanlı Devleti arasındaki savaş, 1918 yılı Ekim ayının 31 günü mahalli saat ile öğle zamanı sona erecektir.[4][5]

UYGULAMA 

13 Kasım 1918'de İtilaf donanmalarına mensup bir filo, bırakışmanın 1. maddesi uyarınca Çanakkale ve İstanbul boğazlarındaki askeri bölgesine girmesini kendi çıkarlarına yönelik bir tehdit sayarak protesto etti. İtalya 22 Mart 1919'da anlaşmanın 7. maddesini gerekçe göstererek tek taraflı olarak Antalya'yı işgal etti. Bu olay, Paris'teki barış konferansında İzmir'deki Yunan işgalinin tanınması, ve Fiume'deki İtalyan hak taleplerinini reddedilmesiyle birlikte İtalya ile İtilaf arasında diplomatik bir krize yol açan etmenlerden biriydi. Nisan ayında İtalya, Fiume üzerindeki hak iddialarının dönemin Birleşik Devletler Başkanı Wilson tarafından reddedilmesinin yol açtığı kriz sebebiyle bir ay süreyle barış konferansını terk etti.[kaynak belirtilmeli]

Bu olaylar dışında anlaşmanın ilk altı ayı önemli gerilimler olmadan geçti. İstanbul'daki İtilaf temsilcileri ile Türk hükûmeti arasındaki en ciddi sorunlar, eski İttihat ve Terakki yöneticilerinin savaş ve tehcir suçları nedeniyle yargılanması ve tutuklanması konusundan doğdu.[kaynak belirtilmeli]

Anlaşmanın nisbi sessizlik dönemi Mayıs 1919 başlarında sona erdi. Bu tarihte Paris Barış Konferansı, Mondros'ta verilmiş sözlere aykırı olarak, İzmir'in Yunanlarca işgali kararını aldı. Aynı günlerde Osmanlı İmparatorluğu'nun birçok köşesi İtilaf devletlerince işgal edildi; Kars ve Batum milli şura hükûmetleri İngilizler tarafından dağıtıldı. Aynı günlerde ilan edilmesi beklenen barış antlaşması belirsiz bir geleceğe ertelendi.[kaynak belirtilmeli]

İtilaf devletleri politikasında meydana gelen bu ani değişim, Türk tarihçileri tarafından henüz yeterince incelenmemiş bir konudur.[

kaynak belirtilmeli]

MONDROS MÜTAREKESİNİN ÖNEMİ 

https://antlasmalar.com/mondros-ateskes-antlasmasi/

Mondros Ateşkes Antlaşması’nın Önemi Mondros Ateşkes Antlaşması ile birlikte bir zamanların en güçlü ülkesi olan ve bütün cihanda hâkimiyet sağlayan Osmanlı İmparatorluğu fiilen yok olmaya yüz tutmuştur. Osmanlı’nın yok olması ve parçalanmasının nedeni ise bu antlaşmada yer alan ağır hükümler olarak bilinmektedir. Bu antlaşmada yer alan hükümler iki devletin ateşkes ilan etmesine yönelik olmayarak, resmen Osmanlı’yı parçalamaya ve yok etmeye yönelikti. Mondros’tan sonra Osmanlı’da büyük insan kayıpları yaşanmış, orduları yok olmuş, haberleşme araçları, ulaşım araçları, silah ve tersaneleri tamamen düşman ülkelere teslim edilmişti. İşgalci güçler ilk İstanbul olmak üzere bütün Anadolu’yu ele geçirme planları yapıyorlardı. Özellikle Mondros Ateşkes Antlaşması’nın 7. Ve 24. Maddeleri tamamen Osmanlı’yı yok edecek ve parçalayacak nitelikteydi. Antlaşmanın 7. maddesinde yer alan hükme göre İtilaf güçleri, ülkede tehdit görmesi durumunda o bölgeyi işgal edebileceklerdi ve bu maddeyi baz alarak Osmanlı’yı işgal etme hakkını kendilerinde bulacaklardı. Önemli maddelerinden bir diğeri de 24. maddesidir. Bu maddede ki hükme göre Doğu Anadolu Bölgesi’nde bir Ermenistan kurulması amaçlamışlardır. Yani vilayeti sitte adı verilen bölgelerde bir tehlike sezilirse bu bölgeler işgal edilebilinecek ve yeni bir devlet kurulması sağlanacaktı. Bu antlaşmanın 1918’de imzalanmasından sonra düşman devletler antlaşmada belirttikleri maddeleri dayanarak ülkemizi işgal etmeye başlamışlardır. Bu işgaller ve Osmanlı’yı yok etme çabalarının sonucunda insanlarda Kurtuluş Savaşı azmi doğmuştur. İnsanlar işgalleri daha fazla kaldıramayacağını düşünerek vatanını savunma ve düşman devletlerden kurtarma kararı almıştır. İnsanlar bu kararlarını çeşitli illerde yaptıkları mitinglerle dünyaya duyurmuşlardır. İnsanlar birçok ilde mitingler yaparak kararlılıklarını sürdürürken bir yandan da silahlı teşkilatlanma hazırlıkları başlamıştır


MONDROS 7. VE 24. MADDE UYARINCA İŞGAL EDİLEN YERLER 

Yunanlılar :  İzmir ve etraf illeri ile Trakya bölgesini işgal etmiştir
Burada bulunan İngilizler bölgeyi Yunanlıların işgaline bırakmıştır

Fransızlar :  Adana ve etrafını işgal etmişlerdir
İngilizler : Antep, Musul, Urfa, Maraş ile İzmir, Eskişehir
Bartın ve Samsun illerini işgal etmişlerdir
İtalyanlar : Konya söke civarını ve Antalya’yı işgal etmişlerdir
Ermeniler : Erzurum ve etrafını işgal etmişlerdir


http://www.fatih-alparslan34.tr.gg




Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol